30 Mayıs 2011 Pazartesi

Chelsea Clinton Yahudi olacak mı?


Cemal DEMİRCemal DEMİRHaber 7 / New York

Chelsea Clinton Yahudi olacak mı?

Normalde Yahudi erkeğin başka dinden kızlarla evlenmesine eleştiri yapan Yahudi medyası, gelin Chelsea olunca sempati ile yaklaştı konuya. Hareetz, Jerusalem Post, Jewish Journal, New York’taki yerel ortodoks Yahudi medyası dahil ben eleştiride bulunanı görmedim.

Türkiye bugünlerde ‘’Ahmedinecat ailesine gelin verdik’’ haberleriyle meşgulken, ABD medyası, bir başka gelinin haberleriyle dolu. Bugün bir değişiklik yapayım ve bu düğünle ilgili biraz ‘’gasteci dedikodusu’’ yapayım.
‘’Dedikodu’’, ‘’demek’’ ve ‘’komak’’ fiillerinin birleşiminden oluşmuş bir isim. İkisinin de kökleri belli olduğu için etimolojik araştırmaya gerek var mı bilmiyorum. Ama, bir lafı ‘’deyip’’ üstüne de gerçek olmayan birşeyler ‘’koymayı’’ ima ediyor olsa gerek. Belki de dini bir haramı ifade eden ‘gıybet’ kelimesinin seküler halidir tam bilemem. Gıybet, gayb kökünden keliyor. Bir insanın ‘gıyabında’ yani arkasından konuşmak.
Anglo Saksonlar, dedikoduya ‘’gossip’’ diyor. Gossip, kelimesinin kökeni de dedikoduculuğun tarihsel anlamına neşeli bir göndermedir. İngilizcede kardeşlere ‘sibling’ denir. ‘’Kan bağı’’ anlamındaki ‘sib’ kökünden gelir. Gossip kelimesi ise ‘Godsibb’’ kelimesinin zamanla bozulmuş halidir. Bizim kültürümüzdeki ‘Hepimiz tanrının kullarıyız’ ifadesi, Batı kültüründe ‘’Hepimizi tanrının çocuklarıyız’’ şeklinde ifade edilir. ‘’Godsibb’’, ‘’tanrının çocuğu olmak bakımından kardeşim’’ anlamında.
Tahmin edeceğiniz üzre, bu kelime ilk haliyle olumsuz bir anlamda değildi. İnsanlar ‘kardeşçe’ sohbet ediyorlardı. ‘’Gossip’’ 19’ncu yüzyılda bugünkü olumsuz anlamına kavuşmuş. Bugün pek kullanılmasa da  ‘’rumor-mongering’’ diye harika bir tarifi daha var işin. ‘’Söylenti pazarlamacılığı’’ demek.
Dedikodu birçok kültürde kadınlarla özdeşleşmiş. Misal, her şeklin bir kelime olduğu Çin alfabesinde, ‘’dedikodu’’ kelimesi, ‘’kadın’’ kelimesini sembolize eden şekilden üç tane yan yana konulmasıyla yazılıyor. Aynı zamanda ‘’gürültü’’ anlamına da geliyormuş bu. Peki iki kadın ne anlama geliyor diyeceksiniz, o da ‘’tartışma’’ anlamına geliyormuş.
‘’İyi ki bir dedikodu yazacaksın, amma peşrev çektin’’ diye söylenseniz hakkınız var. Her ne kadar serde gazetecilik de olsa dedikodu yaparken bir mahcubiyet çöküyor ister istemez. Peşrevsiz mevzuya giremedim.
Evlenecek kızımız Chelsea Clinton. Bill Clinton’un başkanlığı dönemindeki küçük kızı Chelsea. 30 yaşında artık. Geçen sonbaharda nişanlanmıştı.
Amerikan medyasının bütün büyük kurumları bugünlerde düğüne ait küçücük bir detay için bile büyük bir mücadele veriyor. Sadece parmağındaki tektaşın fotoğrafını ilk yayınlayan olmak için haftalarca mücadele ettiler. Şimdi işin bu kısmı da benim anlatacağım konunun dışında. Ben bu evliliğin daha çok damattan kaynaklanan yönlerini aktaracağım.
Damat Marc Mezvinsky, muhafazakar (Masorti) bir Yahudi ailesinin çocuğu.  Annesi de babası da Amerikan Kongresinin eski üyeleri. Babası Edward Mezvinsky eski Iowa milletvekili annesi Marjorie Margolies Mezvinsky ise eski Pennsylvania milletvekili. FBI, Baba Mezvinsky’nin 1980 yılından 2000 yılına kadar girdiği bütün ticari işlerinde yolsuzluk ve dolandırıcılık yaptığını belirleyince, tutuklandı. Suçlamaları kabul etti ancak akıl hastalığı sebebiyle bu suçları işlediğini savundu.  2001 yılında girdiği cezaevinden 2008 yılında çıktı. Ama benim asıl mevzum bu da değil.
Bir süredir damadın muhafazakar Yahudiliğine dikkat çeken Amerikan medyasında son günlerde cevabı en çok aranan konu, Chelsea Clinton’un din değiştirerek Yahudiliğe geçip geçemeyeceği…  
Yahudi medyası özellikle de Ortodoks Yahudiliğe yakın medya, Yahudi erkeklerin Yahudi olmayan kızlarla evlenmesine çok duyarlı. Çünkü Yahudilikte soyun anneden devam ettiği inancı var. Bu konuda çok ciddi bir kampanya yürütülüyor. Ve bu tür evlilikler yapan Yahudi erkeklerine karşı ciddi bir eleştiri bombardmanı başlıyor. Ortodoks Yahudilik, yahudi olmayanla evliliği kesin olarak yasaklıyor. Mezvinsky ailesinin müntesibi olduğu Masortilerde, tamamen yasak değil ama hahamlar eşlerden biri Yahudi değilse, nikah kıymıyor.  Reformist Yahudilikte ise hahamlar çoğunlukla, başka dinden bir eşle evlenildiğinde de nikah kıymayı kabul ediyor ama Yahudi eşi, çocuklarını Yahudi geleneğine göre yetiştirme konusunda tahşidat yapıyor.  
Türkiye’de Yahudi erkek – Müslüman kadın evliliği yaygın mı bilmiyorum. Benim bildiğim tek örnek son günlerin popüler damadı Dani Rodrik. Harvardlı ünlü ekonomist Dani Rodrik, Bayloz davasının bir numaralı sanığı konumundaki Çetin Doğan Paşanın kızı ile evli. Dani Bey bir Müslüman kadın ile evlendiğinde, bu konuda duyarlı dindaşlarından ne tür tepkiler almıştır kimbilir. Ama benim asıl mevzum Chelsea...  
Normalde Yahudi erkeğin başka dinden kızlarla evlenmesine eleştiri yapan Yahudi medyası, gelin Chelsea olunca sempati ile yaklaştı konuya. Hareetz, Jerusalem Post, Jewish Journal, New York’taki yerel ortodoks Yahudi medyası dahil ben eleştiride bulunanı görmedim. ‘’New York Magazine’’ dergisi, Chelsea’nin müstakbel eşinin birçok dini ritüelini şimdiden benimsediğine dikkat çekiyor. Chelsea, Columbia Üniversitesi bünyesindeki, Muhafazakar Yahudiliğin Amerika’daki merkez kurumu olan ‘’Jewish Theological Seminary’’de düzenlenen Yom Kippur ayinine nişanlısıyla beraber katılmıştı.
Ulusal Yahudi Nüfusu Araştırması verilerine göre ABD’de 1996 – 2001 yılları arasında Yahudi düğünlerinden yüzde 47’sinde eşlerden birinin yahudilik dışı bir inanca mensup olduğu tespit edildi. Bu da, Yahudiliğin erozyona uğradığından endişe eden hassas yahudi çevreleri konuya çok daha duyarlı yapıyor.
Ve birçok politikacı kızı, evlilikleriyle bu tartışmanın ortasında kalıyor. ABD eski Başkan yardımcısı Al Gore’un kızı Karenna Gore da, 1997 yılında Wall Street’in bir zamanlar efsane ismi olan Alman Yahudisi Jacob Schiff’in torun çocuklarından  Dr. Andrew Newman Schiff ile evlenmişti. Üç çocukları olan çift daha sonra ayrıldı.
George W. Bush’un yeğeni Lauren Bush ise Ralph Lauren’in oğlu David ile sözlü. New York Daily News gazetesi Lauren’in, Bush’un kızı Jenna’nın 2008 Martındaki düğününe katılmamasının sebebinin de müstakbel damadının inancına olan tepkisinden olduğunu yazmıştı.
1986 yılında, ABD eski Başkanı John F. Kennedy’nin kızı Caroline Kennedy, Rus yahudisi bir ailenin sanatçı oğulları Ed Schlossberg ile evlendi. Ancak bu düğün kilisede yapıldı ve Caroline soyadını değiştirmedi. Çift hala Manhattan’da yaşıyor.
Kennedy ailesi aşırı Yahudilerce yıllarca anti-semitik bir aile olarak nitelendirildi. Kennedy ailesinden birçok kişinin Yahudi eşlerle evlenmesi de onlara bu bakışı değiştirmedi.
Ancak Clinton ailesi ile Yahudi toplumu arasında zaten çok ciddi bir sorun yok. Bill Clinton, yönetiminin birçok üst düzey noktasına Yahudi kökenli yardımcılarını atamıştı. 1990’lı yıllarda Arafat’ın eşi Süha’ya gösterdiği yakınlık sebebiyle çok sert eleştirilerin hedefine yerleşen Hillary Clinton da daha sonra, Yahudi nüfusun dünyada en kalabalık olduğu yerleşim birimi olan New York’tan senatör seçilecek düzeyde ilişkileri düzeltmişti.
Chelsea ile Mark’ın tanışıklığı da yeni değil. Ta çocukluklarından beri arkadaşlar. Üniversiteyi Stanford’ta beraber okudular. İş hayatları ikisini de Manhattan’da bir araya getirdi. İkisi de paranın dilini akıcı şekilde konuşabiliyor çünkü finans şirketlerinde çalışıyorlar. En azından Mark hala çalışıyor. Chelsea, Merill Lynch’teki işini bırakarak New York Columbia Üniversitesinde kamu sağlığı okumaya başladı. Mark ise, dünya finansının en kudretli ve en tartışmalı kurumu olan Goldman Sachs’ta banker.   
En baştaki soruma geri döneyim; Chelsea Clinton din değiştirip Yahudi olacak mı? Yahudi mektup arkadaşlarımı bu soru rahatsız edebilir ama bu benim sorum değil. ABD’deki Yahudi medyasının hararetle tartıştığı bir soru. Ben sadece aktarıyorum. Annesi Hillary Clinton Methodist mezhebine müntesip bir Hıristiyan. Baba Bill Clinton is a Güneyli Baptist cemaatinden bir Hıristiyan. Yani, Chelsea hala Hıristiyan.
Ancak Jewish World’e göre Chelsea yakında Yahudiliğe geçecek. Çünkü, muhafazakar Yahudi geleneğine bağlı ailenin, kendi cemaatlerinden bir Yahudiyi bir Hıristiyanla evlendirecek haham bulması imkansız. Yahudi Haber Ajansı JTA’nın yakın zamanda kurduğu ‘’Jewish Week’’ adlı gazete de Chelsea’nin yahudiliğe geçeceğini yazdı. 
Düğün, bir rivayete göre 30 Temmuz diğerine göre 31 temmuz günü olacak. Bir rivayete göre Clintonların New York’taki evlerine yakın bir arkadaş evinde bir rivayete göre New York tarihinin efsanevi zengini John Jacob Astor’un Hudson Nehri vadisindeki tarihi malikanesinde olacak. Düğün hazırlığını ABD Dışişleri Bakanı anne Clinton organize ediyor. Baba Clinton ise, ‘’bana sadece düğün günü Chelsea’nin koluna girme ve faturaları ödeme görevi verildi’’ açıklamasında bulunuyor. 500 civarında kişinin davet edildiği düğüne Başkan Obama’nın katılamayacağı belirtiliyor. Al Gore ve yakınlarda boşandığı eşi de katılmayacak. Ama, Hollywood büyük bir kalabalıkla New York’taki düğüne çıkarma yapacak. Tören de nikahı, hahamın mı, papazın mı yoksa ikisinin birden mi kıyacağı ise hala muallakta. 
Dedikodular bu kadar. Sizi de meşgul ettim. Einstein diyor ki, ‘’Hayatta başarının formülü A ise, A = X + Y + Z' dir’’ ve ekliyor, ‘’X= çalışmak, Y = oyun ve Z = çeneni kapatmaktır.’’
 Biz gazetecilerin yatacak yeri yok!
 Cemal Demir - Haber 7 - New York cemaldemir111@gmail.com

Hiç yorum yok: